Ağırlığımı tahmin edebilir misin?
Günlük hayatta sıkça duyduğumuz “kütle” ve “ağırlık” kelimeleri, ilk bakışta benzer anlamlara sahip gibi görünse de, özellikle tartım dünyasında düşündüğümüzden farklı kavramlardır. Peki, herkes “kaç kilo olduğundan” bahsederken aslında ölçtüğümüz şey gerçekten ağırlığımız mı?
Bu durumu en iyi açıklayan örneklerden biri, Dünya'da doğru ayarlanmış bir terazide 70 kg olarak tartılan bir kişinin, Ay'da aynı terazide yaklaşık 11,7 kg olarak ölçülmesidir. Ancak bu iki ortamda değişmeyen şey, kişinin kütlesidir, yani her durumda 70 kg olarak kalır.
Basitçe anlatmak gerekirse:
· Kütle, maddenin sahip olduğu değişmez miktardır.
· Ağırlık ise, kütlenin yerçekimi etkisiyle oluşturduğu kuvvettir.
Yani kütlemiz, bulunduğumuz ortama bağlı olmaksızın aynı kalırken, ağırlığımız yerçekiminin değişmesine bağlı olarak farklılık gösterir.
Peki, tartı aletleri tam olarak neyi ölçer?
M.Ö. 5000’li yıllara kadar uzanan ilk teraziler, insanlığın yerleşik hayata geçmesiyle birlikte ticari amaçlarla kullanılmaya başlandı. Mekanik terazilerde yapılan tartımlar, ağırlığı bilinen kütleler (etalonlar) kullanılarak gerçekleştirildiği için insanlar ağırlık ölçtüklerini sanıyordu. Oysa, terazideki ürünün ağırlığını etalonla karşılaştırarak ölçüm yaptıklarından, aslında kütleyi ölçmekteydiler.
Bu sayede 1 kg buğday, Dünya'nın her yerinde 1 kg olarak kabul edildi. Ancak, mekanik teraziler doğrudan ağırlığı ölçüyor olsaydı, yerçekimi Dünya’nın farklı bölgelerinde değiştiği için tartım sonuçları farklı çıkardı ve ticari sistemde büyük sorunlara yol açabilirdi.
Bilimsel anlamda kütle ve ağırlık arasındaki fark, Newton’un yerçekimi yasalarıyla netleşti. Anlaşıldı ki, mekanik teraziler aslında ağırlığı değil, kütleyi ölçmektedir. Bu nedenle günümüzde kütle, uluslararası standartlarla belirlenmiş hassas bir ölçüm birimi olarak tanımlanmıştır.
Modern elektronik teraziler de kütleyi ölçmek üzere etalonlarla kalibre edilir. İçlerindeki yük hücreleri, cisimlerin teraziye uyguladığı yerçekimi kuvvetini algılar ve elektronik devre, bu kuvveti kütle değerine dönüştürerek gösterir. Teknik olarak, teraziler kütleye etki eden yerçekimi kuvvetini ölçer ve bunu kütle değeri olarak sunar.
Bunun sonucunda, eğer Ay’da etalonlarla kalibre edilmiş bir terazi kullanılsaydı, aynı kişi yine 70 kg olarak ölçülürdü. Ancak, Ay'daki yerçekimi Dünya'ya kıyasla çok daha düşük olduğu için, bu kişi Dünya’daki terazide ölçülenden çok daha hafif görünürdü. Sonuç olarak, kütle ve ağırlık arasındaki fark, sadece bilim insanları için değil, günlük yaşamda da çok önemli bir konudur. Ve evet, günlük dilde “ağırlık” desek de aslında ölçtüğümüz şey gerçekte kütledir ve bizler, alışverişten kişisel tartımlara kadar her yerde kütle değeri ile işlem yaparız.
Kulağa biraz alışılmışın dışında gelse de terazi üzerindeyken ‘’ Bugün kaç kilo olmuşum?’’ yerine ‘’Bugünkü kütlem nedir?’’ diye sorduğunuzda, kendinize daha doğru bir soru sormuş olursunuz. Ancak, üçüncü kişilere bu şekilde sormanız kafa karışıklığına neden olabilir. Bunun yerine, “Benim ağırlığımı tahmin edebilir misin?” diye sormaya devam etmeniz daha anlaşılır olacaktır.
En Popüler Makaleler
E-bültene Kayıt Olun
E-bülten ile Yeniliklerimizden Haberdar Olun